Karşılıksız Çek ve Muhasebeleştirilmesi

Caner GÜRBÜZ

Vergi Müfettişi

(Eski Halkbank İç Kontrolörü)

Öz

3 Şubat 2012 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 Sayılı “Çek Kanunu’nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunu’nun 5941 sayılı Çek Kanunu’na getirdiği değişiklikler, ticari hayatın vazgeçilmez bir ödeme aracı olan çek ile ilgili yıllardan beri süre gelen önemli bazı hususlarda değişikliğe neden olmuştur. Bu değişiklikler sonrasında piyasadaki en likit ödeme araçlarından biri olan çeke vade koyabilme imkanı tanınmış ve bunun yanında karşılıksız çek yazılmasını engelleyen cezai bazı yaptırımların da kaldırılması ile karşılıksız çek oranında geçmiş yıllara kıyasla ciddi oranda artışlar yaşanmıştır. Yaşanan bu olumsuzluklar neticesinde çek yasasında yeniden bazı düzenlemelerin yapılmasına ihtiyaç duyulmuş ve bu duruma istinaden 15 Temmuz 2016 da kabul edilerek 9 Ağustos 2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6728 sayılı yasa ile Çek Kanunu’nun bazı maddelerinde değişiklik yapılmıştır.  Makalemizde karşılıksız çek hamili olunması durumunda yararlanılacak yasal haklar, Karşılıksız çek keşide eden ve alanlar tarafından yapılması gereken muhasebe kayıtları detaylı olarak anlatılmıştır.

Anahtar Kelimeler:  Çek, karşılıksız çek, çeklerin muhasebeleştirilmesi, 5941 sayılı Çek Kanunu, verilen çekler ve ödeme emirleri

1-GİRİŞ

Kıymetli evraklardan biri olarak çek; “bir bankaya hitaben yazılmış”[1] ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda belirtilen hükümlere göre düzenlenmiş bir ödeme aracıdır. Bir senedin çek olarak kabul edilebilmesi için üzerinde yer alan metinde, “çek” kelimesinin bulunması gerekir. Eğer senet Türkçe ’den başka bir dille yazılmış ise o dilde “çek” karşılığı olarak kullanılan kelime yer almalıdır.[2] 5941 sayılı Çek Kanunu’na eklenen Geçici 3.Maddenin 5 numaralı fıkrası ile “31/12/2017 tarihine kadar, üzerinde yazılı düzenleme tarihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankaya ibrazı geçersizdir.” ibaresi eklenmek suretiyle yasal bir ödeme aracı olan çeke vade konulması 2017 yılının sonuna kadar mümkün hale getirilmiştir.

6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu 785. Maddesinde;

 (1) Çek;

a) “Emre yazılı” kaydıyla veya bu kayıt olmadan belirli bir kişiye,

b) “Emre yazılı değildir” kaydıyla veya buna benzer bir kayıtla belirli bir kişiye,

c) Veya hamile, ödenmek üzere çekilebilir.

(2) Belirli bir kişi lehine “veya hamiline” kelimelerinin veya buna benzer başka bir ibarenin eklenmesiyle düzenlenen çek, hamiline yazılı çek sayılır.

(3) Kimin lehine düzenlendiği gösterilmemiş olan bir çek, hamiline yazılı çek hükmündedir.

Çek üç ayrı yere ibraz edilebilir;

• Hesabın bulunduğu şubeye

• Muhatap bankanın başka bir şubesine

• Takas Odasına

Çekler, ödeme için muhatap bankaya sunulmalıdır. Çek muhatap banka dışında bir bankaya verilerek ibraz edilemez. Ancak çek takas odasına ibraz edilirse bu ödeme için ibraz yerine geçer.[3]

            Çekin ibraz sürelerini düzenleyen 796. Maddeye göre;

• Çek düzenlendiği yerde ödenecekse “10 gün”

• Çek düzenlendiği yerden başka bir yerde fakat aynı kıtada ödenecekse ibraz süresi “1 ay”

• Çekin düzenlenme yeri ile ödeme yeri ayrı kıtalarda ise “3 ay” içinde ödenmelidir.

• Akdeniz’e sahili olan bir ülkede düzenlenip bir Avrupa ülkesinde ödenmesi gereken çekler aynı kıtada düzenlenmiş ve ödenmesi şart kılınmış sayılır.[4]

2- İBRAZ VE ÇEKİN KARŞILIKSIZ OLDUĞUNUN TESPİTİ

            Karşılıksız çek bankada nakit karşılığı bulunmayan çektir. Çek hesabı kapatıldıktan sonra, üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanunî ibraz süresi içinde ibraz edilen çekler de karşılıksızdır işlemine tabi tutulur.

5941 sayılı kanunun 3.maddesine göre;

“(1) Karşılığı bulunan çek, hesabın bulunduğu muhatap bankanın herhangi bir şubesine ibraz edildiğinde hamilin varsa vergi kimlik numarası saptandıktan sonra ödenir. Ancak çek, hesabın bulunduğu şubeden başka bir şubeye ibraz edildiğinde, o şubece karşılığı sorulmak suretiyle ödenir.

             (2) “Karşılıksızdır” işlemi, muhatap bankanın hamile kanunen ödemekle yükümlü olduğu miktarın dışında, çek bedelinin karşılanamayan kısmıyla sınırlı olarak yapılır.

             (3) Muhatap banka, ibraz eden düzenleyici dışındaki hamile, süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için;

Karşılığının hiç bulunmaması hâlinde,

             1) Çek bedeli 1290 Türk Lirası veya üzerinde ise bin iki yüz doksan Türk Lirası,

             2) Çek bedeli 1290 Türk Lirasının altında ise çek bedelini,

Ödemekle yükümlüdür.”[5]

      2.1- KARŞILIKSIZ ÇEKİN TESPİTİ VE MUHASEBELEŞTİRİLMESİ

  1. ÇEK BEDELİNİN 1290 TÜRK LİRASI VEYA ÜZERİNDE OLMASI:

            5941 sayılı kanunun 3.maddesine göre; Muhatap bankanın üçüncü fıkraya göre ödemekle yükümlü olduğu tutar dahil kısmî ödeme hâlinde, çekin ön ve arka yüzünün onaylı fotokopisi ücretsiz olarak hamile verilir. Çek hamili, bu fotokopiyle müracaat borçlularına veya kambiyo senetleri hakkındaki takip usullerine başvurabileceği gibi, Cumhuriyet başsavcılığına talepte bulunurken dilekçesine bu fotokopiyi ekleyebilir ve bunu icra daireleri ile mahkemelerde ispat aracı olarak kullanabilir. Mahkeme veya icra dairesinin istemi hâlinde çekin aslı bu mercilere gönderilir. Bu aşamadan sonra çek, çek olma vasfını kaybederek diğer bir ödeme ve ispat aracı olan senede dönüşür ve yine kambiyo senetlerine mahsus icra yolu ile tahsil sürecine gidilebilir.

Örnek 1: (X) Ltd. Şti. 20.03.2016 tarihinde (Z) A.Ş.’ ye 2.000-TL + 360-TL KDV değerinde mal satmış ve karşılığında 21.03.2016 vadeli bir çek almıştır. Vade tarihinde (X) Ltd. Şti. çeki tahsil için bankaya ibraz etmiş ve çekin karşılıksız olduğunu (hesapta herhangi bir tutar bulunmadığını) öğrenmiştir.

(X) Ltd. Şti mal satış kaydı;

———————————20.03.2016 —————————-

101 ALINAN ÇEKLER                                                                         2.360

                  600 YURT İÇİ SATIŞLAR                                                             2.000

                  391 HES. KDV                                                                                  360   

————————————–/————————————

(Z) A.Ş.’nin mal alış kaydı;

———————————20.03.2016 —————————-

153 TİCARİ MALLAR                                                                         2.000

191 İNDİRİLECEK KDV                                                                        360

                  103 VERİLEN ÇEKLER VE ÖD. EM.                                          2.360   

————————————–/————————————

 (X) Ltd. Şti’ nin Çeki bakaya ibraz etmesi, karşılıksız kalan kısmın muhasebe kaydı;

———————————21.03.2016 ————————–

100 KASA                                                                                       1.290[6]

121 ALACAK SENETLERİ                                                           1.070[7]

                  101 ALINAN ÇEKLER                                                             2.360

————————————–/————————————

———————————21.03.2016 ————————–

128 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR**                                      1.070

                    121 ALACAK SENETLERİ                                                1.070

 (tahsili gecikmiş alacağın ilgili hesaba kaydedilmesi)           

————————————–/————————————

** Alacağın ödeme süresi geçtiğinden alacak senetleri hesabından çıkartılıp şüpheli ticari alacaklar hesabına kayıt yapılmıştır. Alacak henüz icra ve takip safhasında olmadığından herhangi bir karşılık ayrılmamıştır.

(Z) A.Ş.’nin yapması gereken kayıt;

———————————21.03.2016 ————————– 

103 VERİLEN ÇEKLER VE ÖD. EM.                                                1.290

                          300 BANKA KREDİLERİ                                                   1.290

                                 -01 Çek garanti tutarı  1.290                

————————————–/————————————

           B. ÇEK BEDELİNİN 1290 TÜRK LİRASININ ÜZERİNDE VE KISMİ KARŞILIĞININ OLMASI:

Çek kanununun 3/b-2.maddesine göre İlgili banka; (Çek bedeli 1290-Türk Lirasının üzerinde ise, çek bedelini aşmamak koşuluyla, kısmî karşılığa ilave olarak 1290-Türk Lirasını, ödemekle yükümlüdür. Bu husus, hesap sahibi ile muhatap banka arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayri nakdî kredi sözleşmesi hükmündedir.)

Kredi sözleşmelerine istinaden tahsil edilen veya bu şekilde başka birine temlik edilen paralar 300 Banka Kredileri hesabında izlenir. Bu hesap, banka ve diğer finans kuruluşlarından sağlanan kısa vadeli kredilere ilişkin tutarları içeren hesap kalemidir.

Örnek 2: (X) Ltd. Şti. 20.03.2016 tarihinde (Z) A.Ş.’ ye 2.000-TL + 360-TL KDV değerinde mal satmış ve karşılığında 21.03.2016 vadeli bir çek almıştır. Vade tarihinde (X) Ltd. Şti. çeki tahsil için bankaya ibraz etmiş ve çek hesabında 1.200-TL olduğunu öğrenmiştir.

(X) Ltd. Şti’ nin satış kaydı ve çeki bakaya ibraz etmesi muhasebe kaydı;

———————————20.03.2016 —————————

101 ALINAN ÇEKLER                                                                   2.360

                  600 YURT İÇİ SATIŞLAR                                                     2.000

                  391 HES. KDV                                                                          360   

————————————–/————————————

———————————21.03.2016 ————————–

100 KASA                                                                                       2.360

                  101 ALINAN ÇEKLER                                                          2.360

————————————–/————————————

(Z) A.Ş.’nin yapması gereken kayıtlar;

———————————20.03.2016 —————————-

153 TİCARİ MALLAR                                                                         2.000

191 İNDİRİLECEK KDV                                                                        360

                  103 VERİLEN ÇEKLER VE ÖD. EM.                                        2.360   

————————————–/————————————

———————————21.03.2016 ————————– 

103 VERİLEN ÇEKLER VE ÖD. EM.                                                2.360

                          102 BANKALAR                                                                 1.200

                          300 BANKA KREDİLERİ                                                   1.160

                                 -01 Karşılıksız Çek Bedeli 1.160                       

————————————–/————————————

3- 6728 SAYILI KANUNLA GETİRİLEN DEĞİŞİKLİKLER VE CEZAİ SORUMLULUK

6728 sayılı kanunun 63. Maddesinde;

 “5941 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin madde başlığı “Ceza sorumluluğu, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı” şeklinde, birinci, sekizinci ve onuncu fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, ikinci ve dokuzuncu fıkraları aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiş, üçüncü fıkrasında yer alan “sorumluluk ile idarî yaptırım sorumluluğu” ibaresi “ve cezai sorumluluk” şeklinde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

“(1) Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, bin beş yüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur. Ancak, hükmedilecek adli para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarı, çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticari işlerde temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile takip ve yargılama gideri toplamından az olamaz. Mahkeme ayrıca, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına; bu yasağın bulunması hâlinde, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının devamına hükmeder. Yargılama sırasında da resen mahkeme tarafından koruma tedbiri olarak çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına karar verilir. Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı, çek hesabı sahibi gerçek veya tüzel kişi, bu tüzel kişi adına çek keşide edenler ve karşılıksız çekin bir sermaye şirketi adına düzenlenmesi durumunda ayrıca yönetim organı ile ticaret siciline tescil edilen şirket yetkilileri hakkında uygulanır. Koruma tedbiri olarak verilen çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararlarına karşı yapılan itirazlar bakımından 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 353 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmü uygulanır. Bu suçtan dolayı açılan davalar icra mahkemesinde görülür ve İcra ve İflas Kanununun 347, 349, 350, 351, 352 ve 353 üncü maddelerinde düzenlenen yargılama usulüne ilişkin hükümler uygulanır. Bu davalar çekin tahsil için bankaya ibraz edildiği veya çek hesabının açıldığı banka şubesinin bulunduğu yer ya da hesap sahibinin yahut şikâyetçinin yerleşim yeri mahkemesinde görülür.”

“(2) Birinci fıkra hükmüne göre çek karşılığını ilgili banka hesabında bulundurmakla yükümlü olan kişi, çek hesabı sahibidir. Çek hesabı sahibinin tüzel kişi olması hâlinde, bu tüzel kişinin mali işlerini yürütmekle görevlendirilen yönetim organının üyesi, böyle bir belirleme yapılmamışsa yönetim organını oluşturan gerçek kişi veya kişiler, çek karşılığını ilgili banka hesabında bulundurmakla yükümlüdür. Birinci fıkra uyarınca hakkında çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı verilenler, yasaklılıkları süresince sermaye şirketlerinin yönetim organlarında görev alamazlar. Ancak, hakkında yasaklama kararı verilenlerin mevcut organ üyelikleri görev sürelerinin sonuna kadar devam eder.”

“(8) Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararına ilişkin bilgiler, güvenli elektronik imza ile imzalandıktan sonra, Adalet Bakanlığı Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla MERSİS ile Risk Merkezine elektronik ortamda bildirilir. Hakkında çek hesabı açma yasağı kararı verilen kişiler, Risk Merkezi tarafından bankalara bildirilir. Bu bildirimler ile bankalara yapılacak duyurulara ilişkin esas ve usuller, Adalet Bakanlığının uygun görüşü alınarak Risk Merkezi tarafından belirlenir.”

“(9) Karşılıksız kalan bir çekle ilgili olarak yapılan yargılama neticesinde mahkeme tarafından beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın düşmesi veya davanın reddine karar verilmesi hâlinde, aynı kararda, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırılmasına karar verilir. Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırılmasına ilişkin kararların kesinleşmesi üzerine, bu kararlar, MERSİS ile Risk Merkezine sekizinci fıkradaki usullere göre bildirilir ve ilan olunur.”

“(10) Birinci fıkrada tanımlanan suç nedeniyle, ön ödeme, uzlaşma ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümler uygulanmaz.”

“(11) Birinci fıkra uyarınca verilen adli para cezalarının ödenmemesi durumunda, bu ceza, 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan kamuya yararlı bir işte çalıştırma kararı verilmeksizin doğrudan hapis cezasına çevrilir.””[8]

3.1- ETKİN PİŞMANLIK VE ÇEK DÜZENLEME VE ÇEK HESABI AÇMA YASAĞININ KALDIRILMASI

6728 sayılı kanunun 64.Maddesinde;  

5941 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Etkin pişmanlık ve çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırılması

 (1) Karşılıksız kalan çek bedelinin, çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanunî ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticarî işlerde temerrüt faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte tamamen ödeyen kişi hakkında,

a) Yargılama aşamasında mahkeme tarafından davanın düşmesine,

b) Mahkûmiyet hükmünün kesinleşmesinden sonra mahkeme tarafından hükmün bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına, karar verilir. Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırıldığı, MERSİS ile Risk Merkezine 5 inci maddenin sekizinci fıkrasındaki usullere göre bildirilir ve ilan olunur.

(2) Şikâyetten vazgeçme hâlinde de birinci fıkra hükmü uygulanır.

(3) Kişi, mahkûm olduğu cezanın tamamen infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl ve her halde yasağın konulduğu tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, hükmü veren mahkemeden çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırılmasını isteyebilir; mahkemenin vereceği karara itiraz edebilir. Bu itiraz bakımından İcra ve İflas Kanununun 353 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmü uygulanır. Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırılmasına ilişkin karar kesinleştiğinde, yasağın kaldırıldığı, MERSİS ile Risk Merkezine 5 inci maddenin sekizinci fıkrasındaki usullere göre bildirilir ve ilan olunur.”[9]

4-DEĞERLENDİRME

2011 yılında karşılıksız çek adedi 581.010 tutarı ise 11.514 Milyon TL seviyesindedir. 2012 yılında karşılıksız çeke yönelik hapis cezasının kalkması ile birlikte 2012 Yılında karşılıksız çek adedi 943.242, karşılıksız çek tutarı ise 20.912 Milyon TL’ye ulaşmıştır. Yani adet bazında % 62,3 tutar bazında ise % 81,6 artış meydana gelmiştir.  Her ne kadar 2012 yılında oluşan bu anormal artış 2013 ve 2014 yıllarında gerileme gösterse de 2015 yılında karşılıksız çek adet ve tutarı tekrar yükselmeye başlamış ve 2015 yılında meydana gelen %33,49’luk artışı 2016 yılının ilk 8 ayında %35,78’lik artış takip etmiştir.

* KARŞILIKSIZ ÇEK 2011 YILINA GÖRE ARTIŞ ORANLARI
YIL ADET TUTAR (Milyon TL) ADET TUTAR
2011     581.010         11.514 100,00 100,00
2012    943,242         20.912 162,34 181,62
2013     747.918         18.073 128,73 156,96
2014     673.622     19.921 115,94 173,02
2015     775.616   27.280 133,49 236,92
2016 (8 AYLIK) 525.947 18.022 135,78 234,78

*(Tablo verileri Türkiye Bankalar Birliği tarafından kurulmuş olan Risk Merkezi İstatistiki verilerinden alınmıştır.)

            Tablodan da görüleceği üzere çek yasasındaki değişiklik ve karşılıksız çekler için düzenlenen hürriyeti bağlayıcı cezanın uygulamadan kalkması ile birlikte karşılıksız çek miktarı ve tutarında ciddi oranda artış meydana gelmiştir. Bu durumun ticari hayatta çok önemli bir yere sahip olan ödeme araçlarından olan çeke güveni sarstığını söylemek mümkündür.

            6728 sayılı kanunun ile, 5941 sayılı kanunla kaldırılan hapis cezası tekrar yürürlüğe konulmuştur. Yapılan düzenleme her ne kadar “ekonomik suça ekonomik ceza” ilkesi ile çelişecek olsa da çeke karşı güvenin geri getirme ve ticari hayatta basiretli iş adamlarının mağduriyetlerinin önüne geçilmesi noktasında atılan zaruri bir adım olarak değerlendirilmelidir.

5-SONUÇ

Kanun ile amaçlanan; çek hesabı açan ve çek keşide edenlerin mali sicillerine şeffaflık kazandırılması ve piyasada çeke karşı duyulan güven tesisinin hürriyeti bağlayıcı cezalar ile sağlanma arzusudur.

Ticari hayatın vazgeçilmez unsurlarından olan çekin eski önemini ve güvenini kazanabilmesi için yasal düzenlemelerin yanı sıra iş dünyasının “basiretli iş adamı” kavramının önemini kavraması ve bu bilincin toplum geneline yayılması, gerektiği düşünülmektedir.

KAYNAKÇA

5941 sayılı Çek Kanunu

6273 Sayılı “Çek Kanunu’nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun

-1 Sıra No’ lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği

Çek Defterlerinin Baskı Şekline, Bankaların Hamile Ödemekle Yükümlü Olduğu Miktar ile Çek Düzenleme ve Çek Hesabı Açma Yasağı Kararlarının Bildirilmesine ve Duyurulmasına İlişkin Tebliğ (SAYI: 2010/2)

Çek Defterlerinin Baskı Şekline, Bankaların Hamile Ödemekle Yükümlü Olduğu Miktar ile Çek Düzenleme ve Çek Hesabı Açma Yasağı Kararlarının Bildirilmesine ve Duyurulmasına İlişkin Tebliğ (SAYI: 2010/2)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (SAYI: 2016/1)

-TBB Risk Merkezi-https://www.riskmerkezi.org/tr/istatistikler/23 (Erişim Tarihi: 23.09.2016)


[1] 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu Madde 782

[2] 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu Madde 780

[3] ÇEKİN İBRAZI VE ÖDENMESİ PPT.  Doç. Dr. Mustafa ÇEKER – Çukurova Üniversitesi

[4] 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu Madde 796

[5] 5941 Sayılı Çek Kanunu Madde-3

[6] ÇEK GARANTİ TUTARI (5941 s. Kanun gereğince 25.1.2016’dan itibaren)  Muhatap banka, Süresinde ibraz edilen çekin karşılığının bulunmaması halinde her çek yaprağı 1.290 TL’ye kadar. Kısmen karşılığının bulunması halinde ise bu miktarı her çek yaprağı için 1.290 TL’ye tamamlayacak biçimde ödeme yapmakla yükümlüdür. 

[7] Karşılıksız çıkan çekin alınan çekler hesabından çıkartılarak Alacak Senetleri hesabına kaydedilmesi

[8] 6728 sayılı kanunun Madde 63

[9] 6728 sayılı kanunun Madde 64

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir